24 Ocak 2013 Perşembe

Makaron Çiftlik Höyük / İZMİR / AİOLİS –Dikili –Salihler Köyü -Kabakum

Makaron Çiftlik Höyük’ün Yeri: İzmir ili Dikili ilçesi Salihler Köyü sınırları içinde Kabakum sahilinde Makaron Çiftlik arazisi içinde denize yakın konumdadır.
Makaron Ç.Höyük Uydu Görüntüsü
Makaron Çiftlik Höyük
Makaron Çiftlik Höyük
Makaron Çiftlik Adı: İzmir-Çanakkale karayolu ile deniz kıyısı arasında bulunan büyük zeytin çiftliğinin arazisi içinde kaldığından dolayı adını bu çiftlikten almıştır. Makaron Çiftliğin kuruluşu 1864 yılındadır.
Höyük Malea, Malene, Makaronia olarak da anılmıştır.   
Makaron Çiftlik Höyük Panorama
Makaron Çiftlik Höyük Panorama
Makaron Çiftlik Höyük Panorama
Makaron Çiftlik Kısa Tarihçesi: Madra Çayı’nın (antik Gryllios) taşıdığı alüvyonlarla dolan Madra Çayı deltasının ucunda yer alan bir höyüktür. Hem Madra Çayının hem de Kabakum sahilinde denizle buluşan derenin getirmiş olduğu alüvyonların doldurduğu topraklarla içeride kalmıştır. Höyük Dörpfeld’e göre daha önce bir yarımadanın en ucundaydı.
Herodot’un bir kez andığı Malea (Malene), Atarneus Antik Kenti toprakları içinde tanımlanmış bir yerleşimdir.
Yeni Yeldeğirmeni Tepe Höyük’de araştırmalar yapan K.Lambrianides ve N.Spencer’in bölgede yapmış olduğu araştırmalarını 1996 yılında “The Madra Çay Delta Archaeological Project” adlı makalede yayınlamışlardır. Bu makaleye göre Fig.9 nolu haritada Yerleşim Koşaklıtepe (Kuşaklı Tepe) / Agios Ilias ve Attea Yerleşimin altında Kabakum sahilinde yer almaktadır.
Sayın Hocam Engin Beksaç’ın belirtmiş olduğu, kuzey ege yerleşimlerinde sık sık görmüş olduğumuz ikili yerleşim düzenini burada da görmekteyiz. Tehlikeden uzak dönemlerde ovalarda kurulan yerleşimler Balkan göçleri ile ele geçirilmiş, onların hemen arkasında dağların düzlük yerlerinde ve adeta birbirini kontrol eder konumda yerleşimler, kaleler kurmuşlardır. Böylece hem birbirini kollamakta, hem kendilerini daha zor ulaşılır hale getirmişler, hem de ovayı izlemektedirler. Attae’nın öncülü yerleşim ise deniz tarafına doğru yani batı yönüne baktığınızda kolayca görülen Makaron Çiftlik Höyük’tür.    
Makaron Çiftlik Höyük Panorama
Makaron Çiftlik Höyük Panorama
Makaron Çiftlik Höyük Panorama
Makaron Çiftlik Höyük Panorama
Makaron Çiftlik Höyük Kalıntıları ve Araştırma Sonuçları: Makaron Çiftlik Höyük’de bugüne kadar bilimsel bir kazı çalışması yapılmamıştır. Bilinen bir yüzey araştırması bildirisi de yoktur.
2012 yılı Eylül ayında höyüğü ziyaret ettik. Höyük özel arazi içinde olduğundan çiftliğe gidip sahiplerinden izin istedik. Önce höyüğün varlığını bile inkâr ettiler, ısrar edince yerini söyleyince kabul ettiler, fakat dolaşmamız için izin vermediler. Bizde yol üzerinden uzaktan resimlerini çekebildik. Höyüğün son durumu hakkında bir bilgimiz olamamıştır.
Höyük ilk olarak 1879 yılında Lolling tarafından Makaronia olarak adlandırılır. 1879 yılında H.Kiepert yeni Kale-Ağılı olarak adlandırır. Tekrar 1894 ve 1908 yıllarında bölgede yapmış olduğu araştırmalara göre höyüğü Makaron Çiftlik olarak adlandırmıştır. 1910 yılında Philippson hem Makaronia, hem de Makaron Çiftlik olarak adlandırmıştır. 1912 yılında Conze Karene bağlantılı Malene olarak adlandırmıştır. 1923 yılında Leaf höyüğe isim veremez. 1928,1929 yıllarında Dörpfeld ise Makaron Çiftlik olarak adlandırmıştır.
Detaylı araştırma ise İngiliz David French tarafından 1969 yılında yapılmıştır. Makaron Çiftlik Höyük malzeme olarak Yeni Yeldeğirmeni Tepe Höyük ile aynı malzemeye sahiptir. Malzemeler Erken Bronz, Geç Bronz ve Demir Çağı dönemine tarihlenmektedir.        

Kaynakça: K.Lambrianides, N.Spencer- The Madra Çay Delta Archaeological Project -1996

Taylan Köken

21 Ocak 2013 Pazartesi

Şeytan Sofrası Kaya Sunağı / BALIKESİR / AİOLİS / Ayvalık

Şeytan Sofrası Sunağının Yeri: Balıkesir ili Ayvalık ilçesi merkezinden Sarımsaklı Plajlarına giden yol üzerinde, plajlara yakınlaşınca sağda sarı tabelası bulunmaktadır. Çamlar arasından yaklaşık 3km.lik bir yolla Şeytan Sofrasına varılır.
Şeytan Sofrası Uydu Görüntüsü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Şeytan Sofrası Panoramik Görüntü
Kaya Sunaklarının Özellikleri: Kaya Sunakları dönem olarak Cilalı Taş Devrine kadar uzandığı düşünülmektedir. Antik çağların tapınım merkezleri olan kaya sunakları, diğer dini merkezlerden farklıdır. Doğal kayalar kullanılarak oluşturulan tapınma alanları genelde Ana Tanrıça adına yapılmıştır.  Kuzey Batı Anadolu’ya özgü olan bu kaya sunakları özellikle Burhaniye’nin dağlık kesimdeki köylerinde ve diğer yerlerde görülmektedir. Ana Tanrıça (Kubaba/Kubala/Kibele/Kybele) ile ilintili bu sunaklar Ana Tanrıçanın, Kaya Sunağı ile özdeşleşmesi olarak kabul edilmektedir. Kaya, Tanrıçanın eşi olan eril (Tanrı?) ile birlikte oturduğu bir tahttır ve buradan evrendeki canlıları yönetmektedir. Dini seremoniler, ayinler evrenin yapısını sembolize etmektedir. Ana Tanrıça kültüne bağlı seçkin rahipler veya rahibeler sunak önünde toplanırlar, arınmak için etrafındaki havuzlarda arınma törenleri yapıldıktan sonra, kurbanlar, hediyeler adanır, bunlar kayaya oyulmuş olan nişlere bırakılarak yapılırdı.
Ayvalık Tabiat Parkı Tabelası
Şeytan Sofrası Ziyareti
Şeytan Sofrası Ziyareti
Şeytan Sofrası Ziyareti
Sunu Çukurları
Tıraşlanmış Kayalar
Tavşan Tepesi
Tıraşlanmış Kayalar
Şeytan Sofrası Ziyareti
Şeytan Sofrası Ziyareti
Şeytan Sofrası Ziyareti
Sunu Çukurları
Sunu Çukurları
Bölgede yapmış olduğu yüzey araştırmalarında Sayın Prof.Dr. Engin Beksaç Kaya Sunaklarını detaylı olarak incelemiştir. Bu incelemeleri ileride ayrı maddeler halinde yayınlanacaktır. Bu maddeye aktarmak istediğimiz ise Tarihin Işığında Burhaniye kitabından Kaya Sunaklarının yapısı ile ilgili notlar olacaktır: Semitik toplumlarda kabul gören Ana Tanrıça kültü, Erken Batı Semitik toplumlarda Astarte/Aşera/Aşerah olarak adlandırılan Ana Tanrıça’nın “kapı” tanımlamasıyla örtüşen bir sıfatı vardır ve bu Ölüm-Hayata hükmeden anlamıyla özdeştir. Ayrıca Adramytteion Antik Kentinde kazılar yapan hocamız, bu şehrin adının kökenine indiğinde Adra’nın Ana Tanrıça ile alakalı isimlerden biri olduğunu belirtmektedir. Bu isimin özellikle Lidyalılar için önemli olduğunu belirten Beksaç, şehrin kurucusu olan Adramys ile benzerliğinin tesadüf olmadığını belirtmektedir.             
Şeytan Sofrası
Sunu Çukurları
Sunu Çukurları
Şeytan Sofrası Ziyareti
Şeytan Sofrası Ziyareti
Şeytan Sofrası Ziyareti
Sunu Çukurları
Şeytan Sofrası Taht
Şeytan Sofrası Taht
Şeytan Sofrası Taht
Tahttan Ayvalık Yönüne Manzara
Edremit Körfezi, Burhaniye Kaya Sunakları ve diğer kaya sunakları ile birlikte bu maddede andığımız Şeytan Sofrası Sunağı da Madra Dağının gölgesindedir ve onun kıyısında bulunan diğer Kuzey Batı Anadolu yükseltilerinde konumlanmışlardır. Madra’nın anlamı için Sayın Bilge Umar Luwi dilinden günümüze kadar gelen bu tarihi adın, Ma-(a)dra yani “Ana Tanrıçanın Erkeği” anlamında olduğunu söylemektedir. Bu tanımlama Kaya Sunaklarındaki “İkili Taht”, Ana Tanrıça ve Erkeği tanımlamalarına uygun düşmektedir.         
Sunu Kayaları
Sunu Kayaları
Sunu Kayaları
Sunu Kayaları
Sunu Kayaları
Sunu Kayaları
Sunu Kayaları
Sunu Kayaları
Şeytan Sofrası Kayaları
Şeytan Sofrası Kayaları
Şeytan Sofrası Kayaları
Şeytan Sofrası Kayaları
Şeytan Sofrası Kayaları
Şeytan Sofrası Kaya Sunağı Kalıntıları: Sunak muhteşem bir manzaraya sahiptir ve sunağın bulunduğu noktadan Ayvalık, Cunda ve diğer Hekatonnesoi Adalarını görmek mümkündür. Günbatımında özellikle turist akınına uğrar. Yaz aylarında güneş Midilli üzerinde yavaş yavaş batarken harika görüntüler vermektedir.
Şeytan Sofrasına ilk kez 1990 yazında çıkmıştım. Yıllardır bu masa şeklindeki kaya oluşumuna misafirlerimizle gelip, güneşi batırır, yazın sıcak havalarında serinlemek için burada kalıp ve adetleri binleri bulan manzara resimleri çekmiştim. Fakat tüm bunları yaparken Şeytan Sofrasının bir Kaya Sunağı olduğunu bilmiyordum. Araştırmacı Gazeteci Yazar Beytullah Yılmaz’ın yazısını okuyunca Şeytan Sofrasının bir kaya sunağı olduğunu öğrenmiş olduk. Şeytan Sofrasında bulunan Şeytan Ayağı izi çevre yerel halk tarafından ziyaret olarak kullanılmaktadır. 
2013 başında güzel bir havada kimsenin olmadığı bir gün tekrar çıktığım Şeytan Sofrasını bir Kaya Sunağı olarak inceledim ve dikkat çekici resimleri çekmiş olduk. Şeytan Sofrasında kayalar tıraşlanmış ve sunu amaçlı çukurlar yaratılmıştı. Yine Ana Tanrıça ve onun erkeği için bir kayanın taht şeklinde tıraşlandığını gördük. Bu tahtın hemen yanındaki kayada da sunu çukurlarının bulunması dikkat çekiciydi.
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Şeytan Sofrası Kayalıkları
Şeytan Sofrası Kayalıkları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Bağyüzü Köyü Kalıntıları
Şeytan Sofrasında bulunan işletmelerden birinin sahibi ise Ayvalık’ın doğu yönünde en ucunda kalan Bağyüzü Köyünde bulduğu antik malzemelerden bazılarını çevre düzenlemesi için buraya getirmiştir. Bu malzemeleri bu maddede dikkatinize sunuyoruz.      
  
Kaynakça: Beytullah Yılmaz- www.blog.milliyet.com.tr -2011 / Prof.Dr.Engin Beksaç –Tarih Işığında Burhaniye / Bilge Umar- Aiolis- İnkılâp Kitabevi -2002 / Bilge Umar –Türkiye’deki Tarihsel Adlar -İnkılâp Kitabevi -1993.

Taylan Köken